İstiklal Madalyalı Kahramanmaraş

1024 768 Armağan Portakal

Kahramanmaraş’a ilk gidişim. Kısmet @2kadinanadoluda olarak gitmekmiş. Yüksek ağaçlı geniş caddelerden geçtik. Hoşuma gitti. Daha kıraç bir yer hayal etmiştim, değilmiş. Tabelalarda İstanbul’dan aşina olduğumuz uluslararası markaları görmemek de ayrıca hoşuma gitti. Yerel markalar insana güç veriyor. Şöyle sırtı dikleşiyor.

 

İstiklal Madalyası Verilişi

İstiklal Madalyalı tek şehrimiz olması gurur veriyor. Kurtuluş Savaşımızda, cephede veya cephe gerisinde kahramanlık ve fedakarlık gösteren kişilere verilen madalya için savaşa katılanların listesini isteyen meclise, şehrin ileri gelenleri şu yanıtı iletir:

Maraş’ta Milli Mücadele’ye katılmayan tek bir fert bile yoktur

Bunun üzerine TBMM kararı ve Atatürk’ün onayı ile halkı temsilen şehrin kendisi, 5 Nisan 1925 yılında İstiklal Madalyası ile onurlandırılır. Bu çok önemli ve değerli madalyaya sahip Maraş, 1973 yılında yine meclis tarafından “Kahraman” ünvanı alır.

Nakkaş Kahramanmaraş

İlk durağımız “çeyiz bizim işimiz” diyen Nakkaş Kahramanmaraş oldu. Sahibi ve kurucusu girişimci kadın Sıdıka Gürkan ile tanışamadık ama kızı bize çalışmalarını gösterdi. Gerçekten ince bir işçilikleri var. İpek ve atlas kumaş kullanıyorlar. Örtüler, runnerlar, şaseler gibi pek çok çeyizlik eşya hazırlıyorlar. 120 kişilik ekipleri var. Yani 120 kadını istihdam ediyorlar. Kibar, zarif, tertipli işler. Kutular içinde, pelur kağıtlara sarılı olarak saklanıyor. Sipariş üzerine üretim yapıyorlar. Türk el işlemelerini kullanmak, hediye etmek, çeyizine koymak isteyenlere kesinlikle tavsiye ederim.

nakkaş kahramanmaraş

Kocabaş Konağı Maraş Kültür Evi

Ağaçlı bir sokakta, büyük avlu kapısından içeri girdik. Bahçe, ağaçlar, çiçekler, küçük bir süs havuzu. Etrafında masalar. Oturduk, önce kahvemizi içtik. Konağı dolaştık. Bir kaç katlı. Her katta odalar da yemek salonu şeklinde döşenmiş. En üst katta toplantı ve seminer yapmaya uygun hazırlanmış ayrı bir oda var. Banu (Tozluyurt)  ile hayran olduk, hayran kaldık.

ikikadinanadoluda

Burayı işleten Kadriye Mezir bir kadın. Yani, Kahramanmaraş yemeklerini, kültürünü tanıtmak amacıyla çalışan bir işletmeci. Şehrin yerlisi ya da dışardan gelen misafirleri ağırlamak için özenli bir yer. Bir yemekler yedik efsane. Adını hiç duymadığım Eya Sulusu muhteşem bir lezzet. Maraş Evi ustalarının hazırladığı ekşili kebap, içli köfte her biri gerçekten güzeldi. Ne kadar çok yersek yiyelim, ağırlık yapmayan, şişkinlik yapmayan, Anadolu’nun has lezzetleri.

 maraş kültür evi

Kahramanmaraş Çarşısı

Meydana yakın kapalı çarşıdan girin. Sağlı sollu dükkanlar. Eyer üreticisi son kalan zanaatkarlar. Kuzu postu satıcıları, geleneksel çörek fırını. Tereyağlı, mis gibi. Sıcak sıcak yendiğinde nefis olan. Yerlisi biliyor. Sıcak çıkar çıkmaz üçer beşer sardırıyor. Çarşı içindeli Tatsam vızır vızır çalışan bir fırın. Ufak, tırnaklı boş pide şeklindeki çöreklerin bu kadar lezzetli olacağını tahmin edemezdim. Yemenizi öneriyorum, yolunuz düşerse.

tatsam çörek

Kapalı çarşı ana bir koridor ve dik kesen kısa sokaklar şeklinde. Bu sapaklardan birinde ahşap oyma işleri yapan Hakkak‘ta meşhur ahşap oyma sandıkları göreceksiniz. Bir kaç ayda bitirilen, tamamı el işçiliği sandıklar, kriptolu kutular, hediyelik eşyalar bulacaksınız.

Kahramanmaraş’ta kısa süre kaldık ama dolu dolu geçirdik zamanımızı. El sanatlarından, zanaatine, yemeklerinden, meşhur dondurmasına kadar çok şey sığdırdık. Sevgili Hasibe‘nin rehberliği az zamanda, nitelikli bir gezi yapmamızın en büyük etkeni.

Anadolu’nun yerel değerlerini keşfedeceğimiz yeni gezilerde buluşmak üzere,

Sevgiler,

Armağan

Ekim 2016

Leave a Reply

Your email address will not be published.